25 Ocak 2017 Çarşamba

RİTİMİN KÖKLERİ VE KUNTA KİNTE' LER DİYARI

Nerede hareket, nerede düzen(leniş), nerede hayat varsa orada "ritim" vardır. Ritim, toprağın nabız atışı, dünyanın bıngıldaması, kalbin tap tapları; emeğin ve Afrikanın kanayan sesidir. Bu sese kulak verelim..   

Uygarlığın kanayan yarası  Kunta Kinte'ler diyarı Batı Afrika ( Gambia, Senegal, Mali, Guinea Bissau, Afrika Guinea'ı, Sierra Lione, Liberia, Cote d'ivoire... dolayları)'da yaşayan  MALİNKE kabilesinin  dilinde  FOLİ,  Ritim anlamına gelmektedir. İşte FOLİ' nin   köklerini ve ruhunu anlatan Afrika Guinea'sinden kısa bir belgesel:  


Meraklısı için Malinke hakkında bazı bilgiler: 

23 Ocak 2017 Pazartesi

EY HALKIM, MİLLİ EGEMENLİĞİNE SAHİP ÇIK






EY HALKIM...

"Ne istediler de vermedik"  dedikten sonra   "KANDIRILDIK; Rabbim ve milletin beni affetsin" diyenler sakın KANMA!!


Führerci padişahlığa özenerek Seni öküz derekesine düşürenlere ve memleketi ağıtlar ülkesi haline getirenlere REFERANDUM'da iyi bir ders ver; Milli Egemenliğin gerçek sahibi olduğunu göster HAYIR DE!!

21 Ocak 2017 Cumartesi

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ TEKLİFİ

TBMM Halkın Vekillerine

Cumhuriyet Anayasasının İslamın ve ümmetin anayasası(şeriat) haline getirilmek istendiği şu Anayasa değişikliği günlerinde en çok ihtiyaç duyduğumuz birlik ve bütünlüğümüze bir katkısı olur mülahazasıyla bu toprakların yiğit evladı HRANT DİNK'in "Su Çatlağını Buldu" daki ifadelerinin Anayasa'nın değiştirilemez hükümlerine dahil edilmesini teklif ediyorum.



DEVLET BENİM (L’ETAT C’EST MOİ)

Güneş Kral XIV. Louis




Bir zamanlar, Bourbon Hanedanlığı Fransa’sında,  Güneş-Kral(Le Roi Soleil) olarak bilinen 14.Louis(lui) adında bir kral varmış. Bu kral   daha bacak kadar çocukken tahta çıkmış ve emekli olmayı düşünmeden 72 yıl tahtta kalmıştı.  Gel zaman git zaman Güneş-Kral tam anlamıyla Versay Sarayı’nda saltanatına kurulunca saldırgan ve  istilacı  politikalar izlemeye başlamış; ve Mutlak Monark olmuştu. Papanın Roma Katolik Kilisesi egemenliğini yıkarak   Fransa'nın milli Katolik kilisesini tesis etmişti.

O tarihlerde Fransa’nın denetiminde olan Amerika’daki Louisiana(Land of Louis) eyaletine kendi  ismine  izafeten Lui’nin Ülkesi anlamına gelen Louisiana  adı verilmişti.

Güneş Kral, yemeğe düşkün bir kraldı, öldüğünde midesinin normal insan midesinden iki kat büyük olduğu görülmüştü.

Sarayındaki Türk banyosunda haftada birkaç kez yıkanmayı severdi.

Kısa boylu(155m) olduğundan boyunu uzun(2m) göstersin diye uzun topuklu ayakkabı ve peruk giyerdi. Sarayında toplam 1000’den fazla peruğu ve  400’ü aşkın yatağı vardı.

Mitolojide, müziğin, güzel sanatların, şiirin, tıbbın, hastalıkların ve ışığın(güneş) tanrısı Apollon'u, kendine örnek almış; Versay Sarayını tanrı Apollon'un  betimlemeleriyle süslemişti.

Apollon etkisiyle olsa gerek, bilim ve güzel sanatların gelişmesi için elverişli ortam sağlamıştı.

Diş ağrılarından  uzun yıllar çok  çekmiş; ve bu diş ağrıları  bazı dişçilik malzemelerinin gelişmesine vesile olmuş;  ağız kokusu nedeniyle diplomatik görüşmelerini yaparken görevlileri hep belli bir mesafede tutmuştu..

Bütün gezegenler nasıl güneşin çevresinde dönüyorsa, 14 Lui, bütün Saray ve Fransa halkının da  kendi çevresinde dönmesini istediğinden ona, ışık(Güneş) tanrısı Apollon'dan esinlenerek,  Güneş-Kral  denmişti.

Güneş-Kral için EGEMENLİK, tanrının dışında hiçbir güç tarafından, hiçbir suretle, sınırlanamaz, kısıtlanamaz;   ve denetime bağlı tutulamazdı. Güneş Kral için EGEMENLİK, halkını ve sarayı  istediği gibi yönetmek;  keyfi emir verebilmek; ve yasaklar koyabilmek; ordu komutanlarını atamak;  soylu sınıfın siyasi gücünü etkisiz kılmak…  yetkisiydi.   Güneş-Kral’ın  EGEMENLİĞİ, sürekliydi..  mutlaktı(zaman içinde hep ayni kalır).. ve bölünemezdi..

Güneş -Kral, hiç bir otorite ve iradeden emir almaz; istediği gibi yasa yapardı. İstediği gibi Yasa yapmasının yanı sıra, istediği adaleti de dağıtırdı.   Savaş çıkarmaya, barış yapmaya karar veren,  yine, bir ve tek otorite Güneş Kral’dı.  Güneş-Kral için, tek başına para basmak, vergi koymak, memurları atamak.. hep egemenliğin ifadesiydi.

Hasılı; bütün İKTİDAR  GÜNEŞ-KRAL’da toplanmış olduğundan, EGEMENLİK, KAYITSIZ ŞARTSIZ GÜNEŞ-KRAL’INDI. BİR VE TEK EGEMEN GÜÇ,  GÜNEŞ-KRAL’DI. O yüzden her vesileyle DEVLET BENİM… DEVLET DEMEK BEN DEMEK …diye bağırarak şatafatlı Versay sarayını sesiyle inletirdi..

Fransız ozan Jacques Prevert( 1900-1977)  L’eclipse(güneş tutulması) adlı şiirinde  bakın nasıl hikaye etmişti XIV.Louis’i

Louis XIV qu’on appelait aussi le Roi Soleil/
 etait souvant assis sur une chaise percee/
vers la fin son regne/
une nuit ou il faisait tres sombre/
 le Roi Soleil se leva de son lit/
alla s’asseoir sur sa chaise/
et disparut. 



Güneş-Kral   XIV. Lui
sonlarına doğru Saltanatının
Sık sık oturur olmuştu bir  lazımlığa
Çok karanlık bir gecede
 Kalktı yatağından gene Güneş-Kral
 Gitti oturdu lazımlığına
Ve    sırra kadem bastı.


Güneş-Kral 1638-1715 tarihlerinde yaşamıştı.

Yıl 2017… Türkiye topraklarındayız.. Anadolu topraklarında Mustafa Kemal’in önderliğinde İstiklal Savaşı’yla saltanatı yıkarak Cumhuriyeti kuralı nerdeyse 94 yıl geçmiş..Ve biz şimdi, Anayasamızı değiştirme teklifiyle istiklal savaşımızla kurduğumuz Cumhuriyetimizi yıkarak yeniden  Güneş-Kral günlerine, yani, saltanat ve hilafet günlerine geri dönmek istiyoruz.

Olacak iş mi bu!?


EGEMENLİĞİN KAYITSIZ ŞARTSIZ MİLLETİN olduğu bir sosyal(sınıfsal) düzenden, egemenliğin bir ve tek adamın tasarrufuna ve yönetimine verildiği bir sosyal(sınıfsal) düzene geçmek tarihin medeniyet tekerleğini geri çevirmek değil midir? 

Kral, imparator, prens, kağan, hakan, şah, emir, padişah..gibi bir hükümdarın devlet başkanı olduğu monarşiye dayalı devlet yönetimleri 5000 yıl  kadar sürmüştü. İnsanlık, onca kanlı mücadelelerden sonra monarşilerden gelip  anayasalı cumhuriyet dönemlerine ulaşmışken şimdi yeniden, toplumu gerisin geri 5000 yıl öncesine götürmenin tarihteki   karşılığı ve anlamı, olsa olsa,  düpedüz gericiliktir;  ve uygarlık düşmanlığıdır. 



13 Ocak 2017 Cuma

LATİN RÜZGARI VE LOLA FLORES

Heybeli Ada Bahriyeli   yatılı okul günlerimizde  Sezen Cumhur Önal'ın Latin Rüzgarı radyo programının tiryakisiydik. Çikolata renkli ve kadife sesli şarkıcılardan anılarda yer etmiş şarkılar dinletirdi bizlere. İste o programın unutamadığım jenerik müziği: Efsanevi İspanyol flamenkocu ve geleneksel Endülüs halk  şarkıcı Lola Flores söylüyor: Historia de un Amor     https://www.youtube.com/watch?v=bHIW6zVABWk       Beste ve sözler  Carlos Eleta Almaran'a ait.


Lola Flores



Lola Flores'in  doğum yeri Jeres de la Frontera'daki heykeli


Hatırımda kaldığı kadarıyla o programın  jenerik müziklerinden birisi de  Los Machucambos'ın söylediği  Venezuella'lı besteci Juan Vicente Torrealba' nın unutulmaz eseri  Madrugada LLenera'dı..  Dinleyelim bakalım:
 https://www.youtube.com/watch?v=KkOduxqx004&spfreload=5


Ayni şarkıyı bir de  farklı yorumlarını  dinleyelim:

 https://www.musicme.com/#/Juan-Vicente-Torrealba/videos/Madrugada-Llanera--Juan-Vicente-Torrealba--Jjc---Musica-Colombiana-596164646F374B797A4D6F.html

Mario Suarez söylüyor: Madruga LLenera,  https://www.youtube.com/watch?v=0aSWnjd2Rlo


Latin Rüzgarı esmeye devam ediyor..  Gene bir Venezüella şarkısı  Luis Silva  söylüyor: Pajarillo   https://www.youtube.com/watch?v=Qu_Qs_bbA-c


Venezuelan folk dance ; Pajarillo,  https://www.youtube.com/watch?v=xx6slsjnPAE

Elizabeth Morris söylüyor: Pajarillo  https://www.youtube.com/watch?v=s3m9zo62ais

Pajarillo: https://www.youtube.com/watch?v=NdeT4AZ5gWM 

Şimdi de Los Machucambos söylüyor:  Yine klasik Venezuela Joropo'su..Pedro Elias Gutierrez bestesi;  Alma LLanera  https://www.youtube.com/watch?v=Hoq4qiPOxi4 

ve  Los Paraguayos'tan  Que Nadie Sepa mi sufrir   https://www.youtube.com/watch?v=qbgg18O14iY

Ayni parçayı bir de   Latin Amerika turnesi için düzenleyen Edith Piaf' tan dinleyelim: La Foule
  https://www.youtube.com/watch?v=Fgn8gZHJZzA


Latin Rüzgarı bu kez Arjantin'den esiyor.. Armonika virtüözü ve bestecisi Hugo Diaz bir Milonga'da kalbimizi kamaştırıyor.. .EL LLORON:  https://www.youtube.com/watch?v=_uJvJLk3B2U




Latin Rüzgarı esmeye devam ediyor.. Roberto Torres söylüyor, Venezuella'lı şarkıcı ve besteci Simon Diaz'ın bestesi olan bir joropo:  Caballo Viejo:    http://lyricstranslate.com/es/caballo-viejo-old-horse.html                     

Simon Diaz
  


Ayni parçayı bu kez bestecisi Simon Diaz ile tenor  Placido Domingo birlikte söylüyor:     

https://www.youtube.com/watch?v=Smf78qqUkVc

12 Ocak 2017 Perşembe

KÜBA "BİR UMUDUM SENDE ANLIYOR MUSUN" (3)

Havana'da ikinci günümüz.. Bu gün, yayan, ATATÜRK'ü ziyarete gideceğiz. Bakalım yolumuzun  üzerinde neler var:



Plaza de Armas ve Castilla yönünde,  yürüyüş halindeyiz. Çevremizde restorasyon gören binalar ve devrim liderleriyle bezenmiş duvarlar görüyoruz. Ve tabi müzik.. Müziksiz yürünmüyor zaten. İşte sizler için  Kübalı şarkıcı, söz yazarı ve gitarist  Guillermo Portabales'ten  taşranın çileli yaşamını anlatan bir halk şarkısı: Kübalı "trovador"(gezgin sokak müzisyeni)   Nico Saquito'un bestesi:           "Al Vaiven de Mi Carreta": https://www.youtube.com/watch?v=A12ktvy76_M




Küba Komünist Partisi kurucusu Julio Antonio Mella ve devrimin önderlerinden Camilo Cienfuegos, Che Guevara

Havana,   Che  Grafitisi



ve nihayet, Cespedes Parkının denize bakan yakasında bağımsızlık ve özgürlük timsali ve Saltanatı yıkarak modern Türkiye Cumhuriyeti Devletini kuran  mazlum milletlerin devrimcisi ATATÜRK ile buluşuyoruz:




Atatürk'e olan hayranlığını dile getiren Fidel Castro bakın ne demişti o eşsiz devrimci için:

"Devrimci Kemal Atatürk, bizim esin kaynağımız oldu.1919'da Anadolu'dan emperyalistleri atmak için, Bandırma vapuruyla Samsun'a çıktı. Büyük zafer kazandı. Biz de tam kırk yıl sonra, ülkemizden faşistleri kovmak için Granma gemsiyle Küba' ya çıktık. Biz de zaferle kuçaklaştık. Ben de  bir devrim gerçekleştirdim. Ama Atatürk'ün yaptıklarını yapamazdım. Türkler sağdan sola doğru yazarken Harf Devrimi ile tam ters yönde yazmaya başladı. Kıyafet Devrimi ve Medeni Kanun'la kadınlara getirilen statü çok önemliydi. Ona ve devrimlerine hayranım. Kendinize başka bir önder aramayın." 



"Yurtta Barış Dünyada Barış"  Havana Atatürk Büstü



Atatürk'e bağlılık ve minnet  ziyareti..Türkiye Küba kardeştir 


ATATÜRK'ün Yılmaz Kübalı  Bekçisi




Atatürk'ümüzü Kübalı dostlarımıza ve Fidel'e bırakarak ikinci uğrak yerimiz olan Devrim Müzesi'ne doğru yollara koyulduk. Hava sıcak mı sıcak,üstelik nem de var..susuzluğumuzu gidermek için taze tropik  meyvelerin önünde bir mola veriyoruz. Ananas mı, mango mu yoksa soğuk Hindistan cevizi suyu mu istersiniz? Hele sen bana şuradan önce bir İbrahim Ferrer ver de yangınımızı söndürsün : https://www.youtube.com/watch?v=0DE3CTcGqCs&list=RD0DE3CTcGqCs&index=1












Betty(Maria) ve Yanki
Onun da bir Maria'sı var mıdır acaba..? Bu tropikal meyve satıcı genci görünce nedense Mikhail Kalatozov'un 1964 yapımı unutulmaz filmi SOY CUBA(Ben Küba)'daki Maria'nın sevgilisi olan  o melodik sesli sokak sokak gezerek  tropikal meyve satan  genci hatırladım. O Maria ki, Diktatör Batista Küba'sının mafyatik Havanası'nda  hayatı çalınmış bar kızı Betty olmak zorunda kalmış; ve para budalası küstah yankilerin eğlencesi olmuştu. Martin Scorsese'in "bir görsel şiir" dediği  devrim öncesi Kübası'nı ve Devrim Küba'sını anlatan bu dört bölümlük şahaseri mutlaka izlemelisiniz.

Bakın film üzerine yapılmış bir belgeselde Scorses filmi nasıl yorumluyor: https://www.youtube.com/watch?v=5ohAKqI0Fhc   Ayrıca; bu muhteşem filmin, SOY CUBA' nın,  yapılma hikayesinin anlatıldığı  brezilyalı yönetmen Vicente Ferraz'ın  belgesel filmi : SİBERİAN MAMMOTH da izlenmeye değer..



SİBERIAN MAMMOTH

Maria(Betty) ve sevgilisi Kübalı seyyar meyva satıcısı
Şimdi, Maria'nın bu acıklı sonu üzerine hüzünlü bir aşk şarkı dinleyebiliriz.  Miguel Matamoros'un 1929 yılından kalma   bestesini  Zaida Reyte söylüyor: Legrimas Negras (siyahgözyaşları)  https://www.youtube.com/watch?v=tozhe0yTAqo     

Ayni şarkıyı bir de Kübalı pianist Bebo Valdes ile flemanko şarkıcısı Diego El Cigala yorumuyla dinleyelim: https://www.youtube.com/watch?v=Bnc7Bz57CME