Daha
Taxco’ya gideceğiz, hadi bakalım biraz acele edin.. Herkes burda mı; tamam mıyız? işte münibüsümüz hareket etti.
Bakalım hangi ilginç gümüş takılarıyla karşılaşacağız, öyle ya, gümüş diyarına
gitmiyor muyduk?
Taxco, 160 km güney-batısındaydı Meksiko City’nin ve deniz
seviyesinden 1500 metre yükseklikte, dağ yamacına kurulmuş; ve İyi korunmuş bir
sömürge kenti. Burası Meksika’nın gümüş işlemeciliği merkezi.. ama bizim Mardin
telkârilerine değişmem burayı. Vaktiyle dağ taş gümüşmüş. Madenlerde gümüş
kalmamış şimdi. Ama caddelerde nerdeyse yan yana yüzlerce gümüş takı dükkanı
var. Bazı güzel tasarımlara rastladım, fazla vaktimiz olmadığından söyle can
alıcı gözle bakamadım.
Önce, eşi olmayan gümüş takılarının da üretildiği Guillermo
Spratling gümüş atölyesine gidecektik ancak şansımıza gittiğimiz gün
kapalıydı atölye. Açık olsaydı, Sömürge Meksikası öncesi uygarlıklarından esinlenerek yapılmış olan özel gümüş takıları
ve koleksiyonları görecek ve gümüş ve gümüş işlemeciliği üzerine bilgiler
alacaktık.
Zocalo ve kentin vosvos tasksileri, TAXCO |
Eski Taxco’da olduğu söylenen ve bulunduğumuz yere yarım saatlik mesafede
olan geleneksel gümüş üretiminin yapıldığı Rancho Spratling’e gitmek üzere yola
koyulduk. Adresi de Taxco’nun "ihtiyar heyeti"nden almıştık, inşallah bir sıkıntı
olmaz. Ama korktuğumuz başımıza geldi. Ulaşıldıkça ulaşılmaz olan Rancho
Spratlingi bir saattir bulamayınca dönüşe geçtik . Otele geldiğimizde hepimiz
yorgunluktan bayılmıştık. Gece-mece hak getire; vurduk kafayı yattık.
Tam; “sabah oldu uyansana sevgilim!” diyecektim ama baktım
yanımda sevgilim yok! Onun yerine odamı
paylaştığım senyör Atmaca var. “Viva Zapata! Buenos Dias”, bu gün günlerden
Frida Kahlo! dedim, hadi kahvaltıya; gecikmeyelim; acıları renk eyleyen aşkın
ve devrimin kadını Frida Kahlo’nun evine ziyaret var!
Frida Kahlo, henüz 6 yaşında masum bir çocukken kendisini 9 ay odasına mahkum eden ilk acısı çocuk felci ile tanışmıştı.
Yetişkin bir genç kız
olduğunda ise vücudunu paramparça eden ve hayatını zindan eden o meşum kazayı yaşayacaktı. Omurga ve vücuttaki
kırık kemik hasarlarını gidermek için
peş peşe 32 ameliyat olacak; ve aylarca çelik korseler içinde yatağa bağlı
kalacaktı..
Bu arada, acılara tutunarak yaşamaya alışacak; ve
devrimci ozanımız Hasan Hüseyin’in dediği gibi, acıları, renklerle bal eyleyip
babasının teşvikiyle resim yapmaya başlayacaktı..
Yirmili yaşlarında Komünist mural sanatçı Diego Rivera ile tanışıp evlenecek;
aşkı ve ihaneti tadacak; yeniden
fiziksel ve ruhsal acılara boğulacak; Diego’suz tatmin olmaz ruhu, tutkuların
ve şehvetin esiri olacak; Meksiko City’de sürgün hayatı yaşayan Troçki dahil kendine yeni aşklar bulacak; nihayetinde körkütük aşık
olduğu “kurbağa sevgilisi”
Diego’sunun koltuk altı kovuğuna geri dönecekti.
Diego'su ve Frida |
Aklım fikrim Diego, self-portre Frida Kahlo |
Çocuk felcinden kalma
incelmiş ve kangren olmuş sağ bacağı
1953 yılında kesilmek zorunda kalınca günlüğüne şöyle yazacaktı: “Ey Ayaklarım, kanatlarım varken sizlere ne
diye ihtiyaç duyayım ki!”
Hayatının üç vazgeçilmezinin “Diego, komünizm ve resim” olduğunu
söyleyen Kahlo, “acılı-gerçeklik"in ressamı olarak 1954 yılında bu dünyadan
göçtü gitti.
Ve İşte bu gün, 1907’de doğmasına rağmen yaşamını 1910
Meksika Devrimi ile başlatan; fırtınalı ve acılı hayatına henüz genç
denilebilecek bir yaştayken elveda diyen ressam Frida Kahlo’nun Coyoacan’daki müze olmuş Mavi Ev (Casa Azul)’indeydik!
Tam kadro Frida Kahlo'nun Mavi Ev (Casa Azul)'indeydik, Coyoacan, 20 Haziran 2017 |
Mavi Ev’in önü uzun bir
kuyruk yeriydi. Biletlerimiz alıp kapıdan içeri girdiğimizde geniş bahçeli avlu
bizi karşıladı. Frida’nın hayat serüveninin
ve eserlerinin sergilendiği Mavi Ev,
çeşitli odalardan oluşuyordu ve Frida'nın Rivera ile paylaştığı yatağı,
tuvalleri, resimleri, çizdiği desenleri, kara kalem çalışmalarını, oyuncakları,
bibloları, mektupları, türlü seramikleri, kendi tasarımı korse ve takma bacak
modellerini.. ziyaretçilerle
buluşturuyordu.
Onlarca portre, otoportre ve natürmort çalışmaları olan Frida
Kahlo 1943’de, cinsel haz ile aşk arasındaki karmaşık duygularını, tropik
meyveleri şehvet uyandırıcı bir biçimde ve dişi-eril (yin-yang) zıt kuvvetler
olarak resmederek natürmortuna yansıtmıştı.
Kendi tasarımı "komünist korse" ve "hastaları iyileştirecek olan Marx(izm)dir." |
Kökler,
1943. Bütün Hayat tek bir
akıştır…Frida’nın yüreğinden doğan “hayat ağacı” |
Kahpe felek ona saplamış oklarını bir kez, ne yapsa kanar
yarası büyür acısı...Yaralı Ceylan Frida Kahlo, 1944
|
Diego'nun gözleri gözlerime değince "felaketim olurdu ağlardım" |
“Diego’ya
aşık oldum, ama ailem bundan hiç hoşlanmadı, çünkü Diego Komünistti ve
bizimkiler onu, çok çok şişman bir Breghel’e benzetiyordu. Bunun bir fille beyaz
güvercinin evliliğini andırdığını söylüyordu. Her şeye rağmen, 21 Agustos
1929’da evlendik.”
Feleğin bir oyunu.. Frida'ın hayatını karartan kaza
|
“Diego rengi gören adam, Frida ise rengi giyen kadındı.." 1933
Gençlik yılları.. Frida ve Diego bir mitingde, 1936
Sonsuzluk, sanki Frida'yı
çağırıyormuş gibi.. Yanki’nin
Guatemala’ya müdahalesi ve Frida’nın
katılmış olduğu son miting. 1954
Bu çileli kadın için gelin Chavela Vargas'ın o unutulmaz yorumuyla La Llorona'yı dinleyelim:https://www.youtube.com/watch?v=9KvtdCOIdWA |
Frida Kahlo’nun Mavi
Evi’ne girmek için bekleyen uzun kuyrukta sıramızın gelmesine dahaçok
vardı.. Bizi getiren şöförü gözcü olarak kuyrukta bırakıp Yakınlardaki Lev Troçki Müzesine gidelim dedik.
Lev Troçki(1879-1940) Marxist
kuramcı ve 1917 Bolşevik Devriminin
önderlerindendi. Lenin sonrası iktidar mücadelesinde Stalin’e yenik
düşünce 1929’da sürgüne gönderildi.
Türkiye, Fransa ve Norveç’ten sonra en
son sürgün yeri Meksika’ydı. Mural sanatçısı Komünist Diego Rivera onu Meksiko
City’e evine davet etmişti. Troçki 1936 yılında Meksika’ ya geldi ve bir
suikast sonucu öldürüleceği 1940 yılına kadar, burada sürgün hayatı yaşadı.
Frida Kahlo ile aşk ilişkisi de olan Troçki, karısının bu ilişkiden rahatsız olması
üzerine, Mavi Ev’e yürüyüş mesafesinde
olan yeni bir eve taşındı ve bu evde Stalin’in ajanı tarafından bir buz
keskisiyle öldürülmüştü.. Mezarı karısıyla birlikte evin bahçesinde bulunmaktadır.
Tek ülkede sosyalizm zafere ulaşamaz diyen; milli
reformcu Bolşevik İktidarın er veya geç soysuzlaşıp çürüyeceğini savunan; ve
ancak “sürekli devrim ve enternasyonalizm ile sosyalizmin zafere
ulaşabileceğini belirten Troçki,
vatansız ve aşırı enternasyonalist bir devrimci olarak dünya devrimi umudunu, kurmuş olduğu 4.Enternasyonal’a ve Avrupa'da doğacak olan katışıksız bir işçi sınıfı devrimine bağlayacak; emperyalizm ile mazlum milletler arasındaki sınıf çelişkisini hiç hesaba katmayacaktı. İşte şimdi biz, bu halis devrimci Troçki'nin daha sonra müzeye dönüştürülen evini ziyarete
gelmiştik. Ve sizler için Müze’den bazı kareler seçtik:
Lenin, "sol gösterip sağ vurur" dediği Troçki ile Lev Troçki
2 Numaralı Troçki’nin koltuğu
neden boş acaba? 3 numaralı Stalİn, 4 numaralı
Kamenev ve 9 numara Zinoviev’in üçlü bir grup olarak oturma düzenleri
daha şimdiden bir şeylerin habercisi gibi sanki.
|
1917 Bolşevik Partisi Merkez
Karar Kurulu, “ Eski Bolşeviklerden heyhat kim kaldı?”
|
Daha önce şapkadan tavşan çıkaranlar görmüştüm, bakalım bu sefer tavşandan sosyalist bir devrim çıkacak mı? Stalin'in 'Komünizm Don Kişot'u' dediği Troçki’yi tarihin yüce mahkemesiyle baş başa bırakarak vedalaşmıştık.
Troçki ve Frida Kahlo Müze gezileri sonrası kendimizi,
Coyoacan’ın meydanlara açılan Arnavut kaldırımlı sokaklarına ve geniş parklarına attık. 16. Yüzyılda inşa
edilmiş San Juan Batista kilisesini kerteriz aldık ve herkese iki saat serbest zaman verildi.
Frida’lara,
Diegolara..Troçki’ lere ev sahipliği yapmış bu hareketli, avangard ve muhalif
karakterli kültür ve sanat beldesinde
eğlenceli ve hoş anlar yaşıyoruz.. El sanatı ürünleri pazarlarını, meydanlarını
dolaşıyor kalabalıklara katılıyoruz. Teatral mizansenlere ve konserlere,
danslara seyirci oluyoruz...
Vaktiyle, Orta Amerika yerlilerinin konuştu Nauhatl dilinde, Coyoacan, “koyotların yaşadığı yer” demekmiş. Peki
Koyot ne? Koyot, hem köpeği hem de
çakalı andıran bir tür hayvanmış. Yani
şöyle bir şey:
Coyoacan’da sanat
ürünleri pazarı
|
Coyoacan doğal meyve suları |
Coyoacan halk tipi karın doyurma yerleri |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder